Müge üyemiz gönderdi.
Uzun süredir hissetmemiştim bu duyguyu, iyi oldu aslında! Tatlı bir işkence gibi bu lanet olası aşk dedikleri. Olur olmaz şeylerin senin için yapıldığını sanıyorsun. Halbuki bu onun doğal hareketleri. Yani senin için yapılan hiçbir şey yok fazladan! Belki var ama bunu kesinlikle bilemiyorsun.
Sana her güldüğünde, uçuyorsun başka bir gezegene. Bir soru sorduğunda cevapları döküyorsun onun önüne. Bir şeye ihtiyacı olduğunu sandığında yardım etmek için elinden geleni yapıyorsun. Çok hoş bir işkence çekiyorsun.
Hiç açılmasını istemediğin dershanenin, hiç kapanmasını istememeye başlıyorsun. Yollar daha bi başka gözüküyor gözüne. Bulutlar, ağaçlar, insanlar...
Ve kar!
O apayrı bir yere sahip tüm diğerlerinin içinde! Beraber karı izlemeniz hiç çıkmıyor aklından 1 dakika sürmüş olsa da
Ve 17 Aralık! Onun farkını fark ettiğin an! Keşke fark etmeseydim de düşmeseydim bu yangına dediğin an! O da çıkmıyor hiç aklından!
İşte dün onun rüyasıyla uyandım sabaha. Saat tam 05:46ydı. Bu ilk oldu. Onu dershaneden almış eve götürüyordum. Yolda su içtik! Rüya işte! Sonra bitti.
Ve ben uyandım
Sana daha önce bir bela olduğunu söyleyen olmuş muydu? Ne senle ne de sensiz yaşamanın mümkün olmadığını söyleyen peki? İşte söylüyorum.
Sen başlı başına bir zevk ve yine başlı başına bir işkencesin. Yani sen tatlı bir işkencesin. Unut o güzel ismini. Tatlı işkence dedim mi bil ki senden söz ediyorum. Sağ ol tatlı işkencem. Bu zevki neredeyse unutacaktım. Bana yeniden yaşattığın için sağ ol! Uzaktan sevmek yada sever gibi yapmak daha zevkliymiş meğer..
Bi de bi soru var içimi ha bire kemiren.
Acaba bu aşk mı diye?
Hayır!
Değil bence.
Eğer öyle olsaydı gözlerimi kaçırmazdım gözlerinden. Çünkü ben cesaretliyim. Apaçık sana ifade ederdim hislerimi karşılıksız olsalar bile. Şimdiye kadar ikinci karşılıksız sevgim olsan bile. Yine de korkmaz söylerdim sana tüm hissettiklerimi.
Ama yapamıyorum işte. Bunun iki sebebi var bence. Ya senden soğumam için çok büyük bir hata yaptın ya da ben seni sevdiğimi sandım.
Bu iki bocalama arasında gidip gelmem seni tamamıyla aklımdan çıkardı zaten. Ama itiraf ediyorum. Bazen giriyorsun içime. Dağıtıyorsun beni, titretiyorsun yüreğimi. Zaten hiç ısınmayan vücudumu daha da ürpertiyorsun ve sonra hiçbir şey olmamış gibi çıkıp gidiyorsun. Ara sıra gözlerimin gözlerine takılması da ayrı bir işkence zaten.
Ama bunlar da geçecek biliyorum. Tıpkı ilaç gibi. Hani sık kullanıldığında yan etkisi oluyor ama kullanmaya ara verdiğinde geçiyor ya, işte öyle. Bunlar da senin yan etkilerin. Senden uzaklaştıkça geçecek bu yan etkiler biliyorum ve seve seve uzaklaşıyorum. Gerekirse uykumu kuşlara satarım sırf bir daha gelmeyesin diye düşlerime.
Ama o sabah beni sen namaza uyandırmıştın annem değil! İşte en hayırlı tarafı buydu o rüyanın. Onun dışında hepsi şer.
Günlüğümün birkaç beyaz sayfasını sana ayırdım. İlerde okur gülerim diye. Dedim ya! Bu zevki bana yeniden yaşattığın için sağ ol tatlı işkencem! Hayatımdan silinsen de o beyaz sayfalardan silinmeyeceksin. Çünkü seni dolma kalemimle yazdım
Bilâl Sait
Şu konularda daha fazla şiir:
Günaydın
Tarih : 2010-05-30 13:18:20 | Hit: 1613 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.