...Şiir Tadında Söyleşi...Ahmet Akkoyun

Eylül üyemiz gönderdi.

Su Gibi_Sizi tanıyoruz ama yinede bizlere kısaca yaşam hikâyenizi anlatır mısınız?
Ahmet Akkoyun_
Elbette efendim kısaca kendimi tanıtayım. 1960 yılında İstanbul’a taşındık ilk ve ortaokulu Okmeydanı ortaokulu'nda okudum, siyasi olaylara istinaden devam etmedim, iş hayatına geçtim, evli ve iki kız çocuk babasıyım

Su Gibi_Şiir yolculuğunuz nasıl başladı?
Ahmet Akkoyun_
Şiire ortaokul yıllarından beri ilgi duyardım ilk şiirimi 1983’lü yıllarda Rahmetli Ahmet Kabaklı hocanın (Türk Edebiyatı) dergisinde yayınlattım hatta benim için o yıllarda sayfa bile açmışlardı, sürekli şiir göndermem için ama o aralar şiirlerimi kimseyle paylaşmak istemiyordum bu yüzden devam etmedim. Yalnız yine yazıyordum tabii ama yayınlatmıyordum

Su Gibi_Etkilendiğiniz şair ve yazarlar oldu mu? Varsa kimlerdir?
Ahmet Akkoyun_
Elbette şiirdeki üstatları okumadan etkilenmeden şiir yazmaya çalışmak dümensiz gemide yol almak gibidir o yıllarda Necip Fazıl üstatla tanıştım görüştüm, Nedim'i, Yahya Kemali, Fuzuli'yi Nihal Atsızı, Mehmet Akifi her zaman büyük bir iştiyakla okudum şüphesiz onlardan aldığım çok güzellikler vardır

Su Gibi_Şiir akımları, şiirde biçim, öz konusunda neler söylemek istersiniz?
Ahmet Akkoyun_
Ben hececiyim şiirin her dalına büyük bir sevgi duysam da hece yinede benim için her şeydir. Türk insanın köklerine baktığımız zaman hecenin güçlü bir ifade tarzı ile kendisini gösterdiğini görebiliriz sosyal hayatın her zerresinde hecenin görev aldığını görebilirsiniz yani şiir Türk insanının konuşan dilidir

Su Gibi_Niçin şiir yazıyorsunuz?
Ahmet Akkoyun_
Şiiri kendime göre bir hayat nizamı gördüğüm ve sevdiğim için yazıyorum bizden sonrakilere de elbette şiir yoluyla bırakacağımız çok şeyler olacaktır Edebiyatın olmazsa olmazı olan bir iştigal bu, Edebiyatı şairleri güçlü olmayan toplumların sesleri asla kulaklara uzanmaz akim kalır

Su Gibi_Türk Şiiri ve edebiyatının geleceğine ilişkin düşünceleriniz nelerdir?
Ahmet Akkoyun_
Şu anki kullanılan kelime kalıpları ile güçlü bir edebi eser yazılamayacağı gibi yüksek sesli şiirlerinde çıkması zor olacak gibi geliyor bana. Okumuyor araştırmıyoruz sadece seyrediyoruz nakaratlarla iktifa ediyoruz gibi geliyor bana ve bu yüzden dil gittikçe fakirleşiyor yapılması gereken en güzel şey şu anda kullanılan elastiki kelimelerden vazgeçerek Türkçe’nin zengin Dünyasına nüfuz etmektir
Eski Türkçe diye bilinen kelimelerin peyderpey Türk Edebiyatına kazandırılarak zenginleştirilmesi sağlanmalı zira onlar öz be öz bizim kelimelerimiz bunda da Şairim diyen edebiyatçıyım diyen herkese görev düşüyor

Su Gibi_Şiirin yaşam felsefenize kattığı anlamlar nedir
Ahmet Akkoyun_
Her şeyden önce şiirin insanın bakış açısını geliştirdiğini söylemek en doğrusu, Dünyaya bakış açınız daha engin oluyor şiir sizi alıp bir sonsuzluğun içine çekiyor güzel tarafı da bu olsa gerek bazen bedeninizden sıyrıldığınızı bile düşünebilirsiniz

Su Gibi_Şiirde gerçeklik ve soyutluk hakkında düşünceleriniz nedir?
Ahmet Akkoyun_
Şiir içinde bulunduğu cemiyetin hislerine de aynı zamanda tercüman olmak durumunda olduğundan cemiyetle iç içe yaşamak zorundadır

Su Gibi_İnternetin şiirsel gelişime etkisi var mıdır?
Ahmet Akkoyun_
Kısmen olduğunu düşünüyorum kısmen de zararlı olduğunu düşünüyorum, zira nette şiir yazmak kolay bir kaç şiir yazan arkadaş ben artık şairim havasına girdiği için okumayı bırakıyor ve yarım kalıyor kötü yanı bu

Su Gibi_Şiirde kelimelerin gücü hakkında düşünceleriniz?
Ahmet Akkoyun_
Kelimeler yerinde kullanıldığı zaman kurşundan daha fazla tesirlidir, şiir kelimelerin satırlarda işlenmiş halidir. Bazen insanın iki satırla ayağını yerden kesebilir bazen de iki sayfayı iki satırda anlatabilirsiniz kelime dağarcığınızın ne kadar zengin olduğuna ve nerede kullanacağınızı bilmenize bağlıdır

Su Gibi_Şiirde duygu yoğunluğunu bütününe yansıtmayı nasıl başarabiliriz?
Ahmet Akkoyun_
Her şeyden önce şiiri yazarken hissedebilmelisiniz yaşamanız gerekmez elbette ama hissedeceksiniz bu herkes de olmayabilir bu normal ama, şiire gönül veren insan netice itibariyle ona temayüllüdür yani o meleke onda vardır kendini geliştirmedikçe şiiri gelişmez zaman gelir gördüğü her şeyi şiir gözüyle görmeye başlar işte o zaman pişme halidir taşa baksa yazar kuşa baksa yazar kısaca gördüğü her şeye yazmaya başlar

Su Gibi_Şiir kitap satışları neden yazım edebiyatına göre daha düşüktür, sizin yorumunuz nedir?
Ahmet Akkoyun_
Okuyan kesim medyanın da tesiri ile okumaktan çok görüntülü olarak konuşmaya başladı ben buna bağlıyorum

Su Gibi_Şiirlerde tematik çalışmaya önem veriyor musunuz?
Yoksa konular kendiliğinden mi oluşuyor ve tematik baktığınızda çalışmalarınıza seçimlerinizdeki yoğunlaşma hangi konulara?
Ahmet Akkoyun_
Genelde toplumdaki kanayan yaraları bazen hiciv bazen mizahi dilde resmetmeye çalışırım, bunun yanında bana göre baktığım her nesne benim için bir şiir konusudur bazen bir kelimeden 20 kıtalık bir şiir çıkarabilirim yani her şey benim nazarımda şiire bir konudur bu şiirdeki cinnet hali olsa gerekti.

Su Gibi_Sevdiğiniz bir şiiri bizimle paylaşır mısınız?
Ahmet Akkoyun_
..............Fasl-ı hazân

Artık yazar mı bilmem seni satır ve kıta
Siyah beyaz karıştı gri sana elveda
Fasl-ı hazân vaktidir hayâllerde inkıta
İçimde ki benim sen, sana temelden vedâ

Gece kör gece sağır yok ay yüzünde resim
Çığlığında zamanın sahte gülüş ve riyâ
Ayna kırıklarında kuru yaprak bir cisim
Odamdaki lambada can veriyorken ziyâ

Şimdi sessizlik vakti sensizliğinde nefes
Seni sana bıraktım gölgeni al öyle git
Kapalı kapıların azadlığında kafes
Kalp çilede müebbet üstünde dikenli çit

Bir hıçkırık tufanı belki maziden kalan
Ya da üç beş tebessüm göz bebeğinde yara
Gün bitti yarını yok bağ bozumunda yalan
İçinde ben olmayan senleri sende ara

Borsa da şimdi rüya tahtaları kapalı
Ayrılık tavan yaptı vefâ yorgun mezatta
Deniz''e fırlattığım şişe çelik tapalı
Aklım,fikrim ve ruhum,hala hala tezatta

Ve bitmeli bu şarkı ses koptu teli sustu
Rüzgar kulaklarıma o eski günler desin
Gün''lerim dün''lerimi gözümden geri kustu
Beynimi parça parça edip dururken sesin

Hatıran bölük pörçük, soldu sevdada nakış
Yalnızlığında hasret içi girift bir hece
Şimdi geride kalan öksüzlüğünde bakış
Sislerde esir güneş, ateş içinde gece

Kalmadı söz ve hece muzdârip mahzun nesir
Sararmış resimlerin bakışları yaralı
Zannetme hükmündedir Makberî derd-i esir
Dağlara türkü yazdım zincirleri kıralı

Makberî - Ahmet Akkoyun......

Ahmet Akkoyun
 
Su Gibi Şiir Grubu Şairleri
 






 

Tarih : 2010-05-28 17:03:36 | Hit: 2306 | Puan: 0