Selen üyemiz gönderdi.
''öyle buyuk asklar yasadım ki zamanında,
simdi eksikliğini cekiyorum'' desem
heralde cok buyuk yalan söylemiş olurum allah'ın huzurunda
yaşamadım değil benimde kendime göre,
kendi askımın karsıdaki askı tatmin edeceğini bile bile,
atlayıp sarhos bir sevda gemisine,
gittiğim ask kokan bir yer vardır elbet
kendimden gecercesine,
(hatta o kadar geçmişim ki kendimden,
güven diye teslimiyetci bir rejime boyun eğmişim,
yıllar yılı bir cift deniz derinliğinde sevgili gozune)
bırakıp kendimi onun ellerine,
her sendeleyişimden hiç korkmayıp,
Nasılsa o beni tutar diye,
ellerim onun vicdanına bağlı asklar yasadım,
uyandığımda bu derin gaflet uykusundan,
baktım ki yas gelmiş kemale erişmiş anlamadan,
güle eğlene hayatın 7 rengi varsa,
ben illa sekizinci arama derdinde,
bir hayat çizmisim kendime,
haybeden ruzgara karısan yıllarımın acısını cıkarıscasına,
bir o kadarda ruzgar artık benim diyebilen bir ukalalıkla,
sarıldım kendi doğru diyebildiğim olgulara
yani anlayacağın ask beni darmaduman etmiş,
bir nefes sigara aralığında
işte budur diyemedim hiç,
hiç bir aska kosamadım istekle o yılların yadigarından sonra,
güven denilen sey artık benim lugatımda yazmıyordu,
tek guvendiğim babamdı,
onunda çekilişkisini yaşıyordum bir deyimde,
babana bile guvenme diye söylediler bana,
peki ben bu dunyada bir insana guwenemeden,
bir insanın kendine kötülük yapmayacağını bilip bilmeden,
ne espisi kalıyordu ki yaşamanın,
dikenustu bir hayattı benimkisi diğer insanlara gore,
diğer insanlar dediğim daha guwendeydi sanki bi nebze,
korkularımı sakladığım,
bastırdığım tum duyguların
elbet bir gun acığa cıkacağını biliyordum,
ama nasıl olurdu işte onu kestiremiyordum,
yalnızlıklardan sıkılmaz mı insan,
bir ömür sadece cay içerek geçer mi
yada tek cicekle koca bahar nasıl biter,
diye sabaha kadar örnekleyebilirim hayatımı,
zamanında ne kadar acılar cektiysem,
ne kadar bos boğaz asklardan geçtiysem,
yalınayak bastığım sevda kırıklarının,
oluk oluk akıttığı kanıma hep tek basıma pansuman yaptıysamda,
yetemedim kendime bi saatten sonra,
soğuk gecelerde kendimi ısıtmak için battaniyelere sarılmak artık bana yetmiyordu,
yediremiyordum belkide kendimi,
ihtiyarlamıs bir adam portresinin içinde görmeyi,
yeni bir ten özlemi içindeydi artık bu beden,
hayatım tek kişilikti,
soruları kendime sorup cevabını yankılatıyordum dusunurken aklımda
ozamanlardan kaybettiğim güven duygusunu halen yerine koyamamısım ki,
her yaklasanı sen diye gorup kaçıyordu yurek ardına bakmadan,
ha bu arada senin durumunuda nasıl merak ediyorum sorma.!
cektirenlerde cekermi diye dusunurum zaman zaman,
ve arabesk günlerim vardır benim,
özel dizayn edilmiş sadece senin için,
alabildiğine düşünürüm seni,
olabilidiğince sakinleşirim,
ama Tanrı'nın bana verdiği dili sayende hep gunaha sokarım,
bir kaç küfür de etmeden arabeskin hakkını veremem,
senden bahsedilen ortamlarda gülen yuzumu gosteririm,
aleme afise olmayasın diye,
ama sayende sür manset cıktım hüzün haberlerinde...
bazende hatayı kendimde ararım,
ama nedense senin hatalı olduğun apacık ortada olduğu için,
geçmişe donup anarım seni,
hislenirim hatta bikaç damla gözyası soğukluğunda
biten bir askın,
biten bir zamanın matemini tutar anılar tozlu sandıklarda
neyse, dedim ya olan oldu artık,
kalanımı kalanımla tamamlamak zorundayım,
omur yarıya vurmusken geri donmek olmaz,
sen beni anlayacak kadar anlayıslı olsaydın,
anlatabildiklerimi kagıda değil yüreğine akıtırdım.
Cem İltir
Şu konularda daha fazla şiir:
Aşk, Sevgi, Allah, Hüzün, Deniz, Tanrı
Tarih : 2010-05-28 16:38:41 | Hit: 2017 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.