Hasret türkülerinde…

Hale üyemiz gönderdi.

doğan güneşim ısıtıyor kemiklerimi, ta iliklerime kadar
sancılar saplanmış, zincire vurulmuş ayaklarım,kollarım
dumanlar tütüyor, sevda yangınımın ta orta yerine
gel diyememenin acısı çöküyor, yüreğimin her damarına


ama biliyorum ki, emekler yıkacak aşılamayan engelleri
sabırlarla parçalanacak,yok olacak, yılların biriktirdiği kokuşmuşluklar
inanıyorum bir gün, demir atmış gemilerin limana ulaşacağına
sev diyememenin çaresizliği okunuyor,düşüncelerimin derinlerinde


uzakları yakın, yakınları uzak yapan düşlerim canlanıyor
umutlarımın tazelendiği, yarınların müjdecisi sevgi pınarları
alev alev sarıyor hücrelerimi, kanlı yansımalarda eriyor
özlemler dolduruyor,kadehlerimi göz yaşlarımda sabırsız


kavuşan bulutların çakışması, gök gürültülerinde parlıyor
korkular, hasret türkülerinde tütüyor,savruluyor depremlerle
yaralar kangren olmuş,yeni doğan bebeğin şaşkınlığında,ürkekliğinde
odaklanmış soru işaretlerinin cevapsızlığında,bulmacaların bilinmezinde

birden çözülüyor düğümler,hiç karışmamışçasına

dirençli, kararlı vücutlar,bütünleşmiş,tek yürek,
avaz avaz bağırmakta yarınlar bizim, güç bizim, aşk bizim
kararlı adımlarla ses vermekte, yer gök duysun diye
çözümler gelecek çağlayan suların akışında, sel olup taşacak
ve;
sevenler her zaman kavuşacak,kenetlenmiş bedenlerin isyanında…

22.03.2006
 
Şeref Yıldırım
 






 

Tarih : 2010-05-28 16:37:17 | Hit: 1057 | Puan: 0