Selma üyemiz gönderdi.
Yağmurlar yağardı bu şehre
Gökkuşağından hemen önce
Martılar maviye çalardı
Fransız mektebinin arka kapısı
Bizim ki gibi aşklara sahne olurdu
Yas tutardı, sen ağlarken
Emirganda ki çay bahçeleri
Çarşaf çarşaf serilen ağlar
Ortaköy balıklarının hazin sonu olurdu
Kokusu kalırdı yakalarda
Ayrılıkların ve kavuşmaların
Harem garı önünde
Sevgililerini askere yolculardı genç kızlar
Ve bir ben yolculanıyor ahrete
Beyazıt Camisi önünde
Kalabalık var,sanki mahşer yeri
Hınca hınç dolu meydan
Sevenim çok sanmayın,onlar alacaklılarımdır
Görüyorum semalardan aşağıyı
Bir sen ağlıyorsun arkamdan
Bir sen suskunsun
Sanki ölen senmişsin gibi
Vedalar on dakika sürer
Ölüm nereye ben oraya
Yiter gider soğuk kanım
Toprağın arasına
Vedalar on dakika sürer
Kar beyaz pamuklar kefenim olur
Bir çığlık yükselir
Üç beş sevenimden,sevdiğimden
Al aşağı eder zindanlarda ki şeytanları
Vedalar on dakika sürer
Bilemedin on beş
Ama bir rehavet alır
Soğuk yüzlü tabutumu taşıyan insanları
Vedalar on dakika sürer
Bir gül koparılıverir körpecik dalından
Sonrada yere atar lanet ettiğim
Elinde ki naçiz ve aciz gülü
Vedalar on dakika sürer
Onlarca yıl geçer gülün üzerinden
Bir başka gül doğar
Defnedilen gülün küllerinden
Vedalar on dakika sürer
Sevdiğim dayanamaz üzüntüme
Yediveren gülleri gibi toprağa karışır
Hayatın bittiği yerde
Vedalar on dakika sürer
Ve biz
İstanbulun çileli toprağında kavuşuruz
Ozan İlgun
Tarih : 2010-05-28 16:29:34 | Hit: 1326 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.