Emine üyemiz gönderdi.
Gün geldi sevginde gölgelendim
Yüreğimin yanık türküsünü hep dinlerdin
Aşk ateşinde yandığım zaman
Kucağında mutluluğun salıncağını kurdum
Gövdende doğup dillerinde serpildi sevdan
Gözlerindeki hayallerin el ele uzardı göğe
Hazanda düşen yapraklarda düşün açardı
dumanlı dağlarda simanı hatırlardım
Nurlar yağdıran siluetin karları süpürürdü
Gözlerinde gizli elmas misali
Parıldayan hazine bilir anımsardım
Saçlarında bahar esen sırlar ormanı
Ulaşılmayan periler dünyasını anlatırdı
Bayıltan gül bahçesi kalbinde
Hayal kurup gömülürdüm
Sen meyvelerini ömür boyu eğiten
Bıkmadan, bitmeyen kahır ile
Yorulmadan kuzularını besleyen
Usanmadan şefkat dağıtan
Gül kokulu nasırlı elleriyle güven veren
Verdikçe çoğalan
Hiç azalmayan sevgin ile
Gökkuşağı ayaklarına düşer
Ve her gidişinde
Dilim nutkum tutuluyor bir an, gözümde büyüyor göl,
Okyanusta balık misali çırpınıyorum yokluğunda
Kendimi güçsüz, bu şehri hain görür oldum
Her şey yalan her şey sahte
Çöller mi karlı sazlı
Yoksa içimdeki alev buz kütlesini mi eritiyor?
Velveleye düştüm
Afgan efil efil eser beni bulur, kendimi kendimde kaybettim
Ölü billurlardan çalıp çırptım içimde dinmeyen sızıyı
Hazarda alim olsam, her şeyden öte senin yanında değerim olur
Hasretin tek derdim,
Ayakkabı altı gibi kirli tozlu mevsimlerde yaşarcasına
Beşinci mevsimi tanıdım, hüzün adı
Tutunacak dalımı sanki kopardılar,
Gam yüklü kervan gelir
Cebimde keder kalır
Efkâr başımda nöbet tutuyor
Sabah akşam feryat edip, bine bölünmüş yüreğim dağlanıyor
Sol yanım cennet yüzüne hasret
Bu ıstırabım şelaleler gibi çağlayıp
Sular gibi akıyor
Bahtiyarlar ilmine ererim sayende
Korkuyorum bu yüce sevdaya erişemem diye
Bir an önce ufukta nur yüzünü görmeye duacıyım
Bu kalabalık dünyada
Yalnızlıktan hali perişan
Yalnızlığımdan bile yalnızım
Yalnızlığım ve ben ikimiz gün sayar
Beşikten mezara sadece seni arar
Ezelden ebede seni uğur bilen
Senden gayri bu kâinatta bana umut yok
Kalbimde mekânın bir hazine
Ruhum bayram şenlik
Daha ilk gidişinde kıymetini anladım
Yokluğunda bal zehir
Varlığında zehir baldır bana
Göçmen kuşlar gibi peşinden uçtum
Sırtımı tüm gücümle hasretine dayadım
Hıçkırıklar dolduruyor ıssız geceleri
En zifiri karanlık yine odam
Bu özlem beni benden aldı
Yüreğim sabah akşam yandı
Issız sokaklar zalim bakışı ile ürkütüyor beni
sensiz buralarda güneş doğmaz
Yuvamızda değirmen dönmez
Ocak başını hicran örter
Çiçeklerde sebepsiz yere solmaz
Şefkatin yaşadığımı hissettiren
Varlığın beni en bahtiyar insan yapan
Kimin umurunda dünya
Ancak olduğun süre gözlerimde döner
Bir evladın alabileceği en büyük ödülsün
Evrenin en güzel kokulu gülüsün
Yüce aşk seni bildim
Seninle bacamız tüter
Evimizin açan güneşi
Dilerim sönmeyen ışıltıların
Ebediyen ısıtsın içimizi
Leyla Saliha Tersakan
Tarih : 2010-03-20 12:17:52 | Hit: 1867 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.