Tuğçe üyemiz gönderdi.
Bursanın ufak tefek taşları,
Keman olmuş o yârimin kaşları.
Türküsü bir sevdaydı dilimde.
Çocuk gönlüm Bursa için çarpardı.
Bursa sevgiliydi, Bursa yârdı,
Osmanlıdan kalma diyârdı.
Yıl bin dokuz yüz elli üç, yaş on yedi,
Yolum düştü bu şehre,
Şehir büyük, ben küçük,
Şehir kalabalık, ben yalnız,
Ben çaresiz, şehir yaman,
Delikanlı duygularım karmaşık,
Uludağın başı duman.
Eteğine Bursa şehri yaslanmış,
Medeniyet ırmağından beslenmiş,
İki bin yedi yaşı Bursanın,
İnciden kıymetli taşı Bursanın.
İnkaya adında yaşlı bir çınar,
Beş yüz yetmiş yıllık serüveni var.
Bu topraklar tarih kokan bir mekan,
Bitinyadan bu günlere uzanmış.
Osmanlıdan kalma on sekiz han,
Yüz on altı camiden seslenir ezan.
İpektir zülfünü teli Bursanın,
Tarihi sayıklar dili Bursanın.
On üç yaylası var, sekiz ovası,
Kestane rengine batmış saçları.
On dağından nefes verir havası.
Salınır şeftali, dut ağaçları,
Kara göz, Hacivat gülü Bursanın,
Emir Sultan mânâ tülü Bursanın.
Yorgun zamanların yeşil güzeli,
Nilüfer çayını basmış bağrına,
Çilek kokar saçlarının her teli,
İpekçe seslenir yeli Bursanın,
Anlatmakla bitmez hâli Bursanın.
İbrahim Sağır
Tarih : 2010-03-19 18:58:36 | Hit: 1007 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.