Tuğçe üyemiz gönderdi.
Gündüzleri az da olsa dayanabiliyorum ayrılığına,
Geceleri, sorma; kanlar kusuyorum,
İçimde rüzgarlaşmış bir hız sana gelmek için,
Ağlamak için yağmur gibi bir hazırlanış,
Yüreğimde engellere doğru
Bir tırmanış,
Bir tırmanış,
Bir tırmanış.
Ne yaparsın? Kader böyle; el mahkum,
Tutup beni karasevdalı kılmış sana,
Seni alıp atmış uzaklara,
Ne ben sana ulaşabiliyorum,
Ne senin gönlünde bana gelmeye meyil,
Onun için ayrılığın kamburdan beter, sırtımda,
Onun için canım ağzımda geceleri,
Gecelerin birer kıskaç gibi yapışıyor gırtlağıma
Elleri.
Gecelerle boğuşup duruyorum sabahlara kadar,
Ayrılığınla boğuşuyorum,
Bir cüce bir devle nasıl boğuşabilirse,
Nasıl altedebilirse bir devi cüce,
Ölümlerden ölüm beğenen idamlıklara dönüyorum
Güreşince.
Her sabahımda bir zorlu gecenin damgası,
Her sabahımda bir kanlı gecenin eli,
Seni sevdim seveli
Ahvalim işte budur özetle,
Hem beni tanı anam-babam, hem kaderimi,
Kader senin bir büyük karasevdana kurban etmiş
Beni.
(DEĞNEKSİZ ÇOBAN isimli Serbest Şiirler 'inden > 47-48/100)
İsmet Barlıoğlu
Şu konularda daha fazla şiir:
Ölüm, Yağmur
Tarih : 2010-03-19 10:33:05 | Hit: 1907 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.