Bekar Hocası 3-Beker Hocası

Pelin üyemiz gönderdi.

Bekar Hocası

Gozirolu, Topal Melit, Top Amat gibi
emmilerce bize;
“-sen kimin o(ğ) lusun”
“-benim olum olcan mı? ”
“-benim kızım ol”
“-ben seni gız sandıydım” denir

kendimizi ispatlama hırsıyla başlayan
benlik
kendine gelme,
mükellef olma,
hat da erkeklik mücadelemiz,
ilk mektepden önce oğlak,
okulla birlikte öküz çobanlığımızda şekillenir

“kime varcan”
..
“haa sen olan mıydın
bilemedim gadınım”
…
“kimi alcan”
ardından tafsilatlar başlardı
istikbal kaygımız gerilerde kalırdı
….
falanca zengin
filan yerde tarlası var
hu gadar geçi,
hu gadar goyun
Arpalıkdahı tarlaya sana bi ev yapıvırılar
…
“dah! de imanıımm”

yoğ onun o(ğ) lan gardaşı çok deyosan
falanın gızını al
çöpsüz üzüm
gayınnan elleriynen besler seni
ballı çomacınan
len hu fakıt derde derman uçu
kimde bal var


falanın gızı da var emme
onarın o(ğ) lu var,
gerçi …
sen onarı döğer ellerinden alısın tarlaları
“höt” deyvisen, donarını çekmeden gaçarlar

“yeni yetmeliğin kapısına dayanmışlara
adresler verilir
gız alacan mı Beylerden,
yemesini, keymesini bililer”

“bana galısan
Deliamatlardan bi enik dut,
evelallah yaşadırlar,
kötü keyf daşımazlar,
aşlıkdan ölseler, dışarıya sezdirmezler
bi bakmışsın çelenden çöp goparı(r)
dişlerini temizlerler
dün geçi kesdiydik de..”
alınacak kız değişir,
netice değişmezdi
yaşça büyüklerimizden
bobamızın malına güvenme şansımız yoğudu
belki de tek çıkar yol buyudu
kuzu oğlak güderken.
düşlere dalardık

öküz güttüğümüz baharlardan hemen önce
tembel kızları ayıklamış,
başka kızları da tanımış olurduk
hatta ilk kavgalarımızın temelinde
aslı-astarı yok denilse de
okuldaki kızlar olurdu
hem de can düşmanlığı seviyesinde
rakiplerimize garazlanırdık

Çataltepede,
Gölyerinde,
Gocacayırda,
güttüğümüz hayvan
geviş getirikene
kendi kendine
ıscakdan
eşşekler bi aşşa bi yokara
başlarını sallamaya başlayınca,
dabannarı yağlardık

tez elden heleşenk yanında
elebaşın tam annacında
mevzi alınır
yamışılır,
gözlerinin içine bakılır,
ağzının içine düşülür sanki
geride kalmak kimsenin işine ğelmez
her an konu orda olmayanın yakınnarına gelebili
birilerinin ağzına sakız olmakdanısa
bi an evel heleşenk gadırosuna ğirmenin
çaresini arardık

ağzıynan guş dutan tingoza
durduk yerde, olmadık bi gonuynan alakalı
seni bi yere yollayosa
getmek ilazım
“ıı-ııhh” deme şansın da yok, neyye
ordakı herkeşi garşına alısın
emme bi an evvelde dönmek ilazım ki
senli hekayeler yakınnarını da içine almasın
değilise herkeşin suratındahı muzip gülüşlere
mani olamazdık,
en çok da son zamannarda
birinin adı garışmışsa bi fanfinfon işine
olmadı gelişgin, hopba, fingirdek
herkeşin azını sulandıran bi gızın gardaşıysan
etişgin halan
ya da dul bi garı varısa ayilenizde
eşeklerin yerini değişdirmeye
filan bunardan su,
falancanın harımından bosdan
filancanın dağdaki ağacından,
erik, armıt, gayıse
olmadı ütmelik getirmeye
falan bağda
üzüm
olmadı garpız, kelek
günün gederine göre neyise
yolmaya, aşırmaya, çalmaya
istemeye, getirmeye mamir edilisin
ne etiraz edebilisin,
ne getmen deyebilisin
sen daa yola düzülmeden
gonunun nereye geldiğini
bal gibi de bilisin
hatta olmadı
kelek çalınacağsa
“-ben edemen” mi dedin
Goziri yanına ğatallar,
seni sınarlar
hemi seni, hemi de onu
dillerine dolarlar

gader böle bişiy işde
elinden ne ğelir,
sen geldiğinde gonu;
çokdan, köseden, ağanın garısına,
yüzbaşının gızından
bilmen kimin nesine
ordan bilmen nere varmışdır,
eşek değiliz ya, annardık

eğer seni gonular bitmedi ve sende
duyma menziline etişdiysen
başga biri sözü alır
“-len patişahın aklına şeytan girdi
birinin dadını marağ etdimiydi
gocasını sefere yollarımış”,
başbakan; bakanı,
muhtar; bekçiyi,
garıyı tek düşürümüş ki…
anarsın ya”
bekçi galmakdanısa
muhtar olmanın çıkar yolu üsdüne
mali hülle gurarddık..

bir şekilde uzaklaştırılır yeni yetmeler
ve hayat okulunda ders başlar
“-yoğurt çenceresine gaşşık banıldıysa
banılmamış gibi olmaz”

“-Allah gadını erkeğ uçu yaratmış
amma herkes kendi batmasından”
“-tarlayı usulünce sür,
arada bi nadasa burak”
“-hak yolu durukana
bok yoluynan uğraşma”
“-kör beygirin hamıda yüklendiği gibi
Allah ne verdiyse yüklenme”
 
İbrahim Çelikli
 






 

Tarih : 2010-03-19 18:33:36 | Hit: 2401 | Puan: 0