Leman üyemiz gönderdi.
Yaşamaya devam etmemizi sağlayan sayısız paraşütler var hayatımızda, her defasında bir başka insanın bizim için hazırladığı, maddi paraşütler, manevi paraşütler, duygusal paraşütler, ruhsal paraşütler.
Sahip olduğunuz en büyük yeteneği kim kazandırdı size veya düşünce yapınızı kim şekillendirdi?
Kimler size moral verdi zor zamanlarınızda ya da hayata dair manevi değerlerin farkına varmanızı kimler sağladı?
Hayatınız boyunca paraşütünüzü hazırlayan kimlerdi? İşte onlar hayatımızı borçlu olduğumuz insanlardı.
Peki, siz kimlere, hangi paraşütleri hazırlıyorsunuz, hiç düşündünüz mü?
Benim ilk paraşütümü ilk okul öğretmenim hazırladı. Üstelik onunla sadece 3.4 sınıfları okuyabilmiştim. Hekim Deniz Albay eşiydi. EMİNE GEVHER OKMAN..
Sınıfımızda asılı olan aynaya her baktığında gülümserdi. Çocuk aklımla bu davranışı dikkatimi çekmişti.
'' Bir insan aynaya baktığında ya sacını başını düzeltir,ya da bir şey var mı? diye bakardı da. Neden kendine gülümsüyordu? '' Soramadım.
Bir gün kompozisyon ödevimiz vardı.
Sorusu '' Öğretmenini tanıt ''
O kompozisyon içinde onunla ilgili tüm görüşlerimi ve izlenimlerimi yazdım.. İçinde aynaya bakarken gülümsemesi de vardı...
Sınıfta sırayla okuduk.. Sıra bana geldiğinde kompozisyonumu öğretmenime okudum. Dinledi;
''Aferin Nur dikkatli gözlemlemişsin. Arkadaşın bunu dikkate almamış. Aynada kendimi asık suratlı görmemek için gülümsüyorum. Ben kendime nasıl bakar ve değer verirsem. İnsanlara da aynı değeri vermiş olurum..
Kendime; görmek istediğim gibi bakıyorum''
Emekliliğini yıllar önce tamamlamış ama öğretme ve paylaşma azmiyle hala devam ettiren sevgili öğretmenim beşinci sınıfın ikinci sömestr tatilinde sağlığı sebebiyle emekli oldu.
Onunla paylaştığım hayatımın iki bucuk senesinde önce insanları sevmeyi, sonrada hep vermeyi öğrendim.
İyi bir eğitimci, bir hanımefendi, başarılı bir izci lideri, her şeyden öncesi de arkadaştı.. Gerçek bir arkadaş.
Bana inanan ve başarımı gören teşvik eden bir eğitimciydi. Her başarıya beni itti.
Yapabilirsin deyip önce bir mandolin tutuşturdu elime kulağın var çal söyle. Sayesinde Irmak Çocuk Orkestranı nın müzisyeniydim. Siyah beyaz TV ekranlarına konuk oluyordum.
Ardına izci olmalısın dedi. Öbek başı yaptı. Burgaz adasındaki izci kampına, ailemi ikna edip izin alarak götürdü. Elimden tutup ilk götürdüğü o günden sonra tüm öğrenim hayatım boyunca kademeleriyle devam etti sonrasında da izci lideri oldum.. Benimde yetiştirdiğim yavru kurt ve izcilerim oldu..
Sevgili öğretmenim evlendiğimi gördü. İlk çocuğumu kucağına aldı sevdi. Onu kaybedene kadar hiç ayrılmadık.
O benim paraşütümdü... Öncümdü liderimdi, ekolümdü. Bana inanmıştı ve bunu hissettirmişti... Bende onu hiç UTANDIRMADIM.
Emine öğretmenimin bana verdiği paraşüt, zaman zaman yırtıldı yırtıldı yamandı. Üzerinde milyonlarca yama oluştu. Tüm o yamalarına rağmen başkalarına paraşüt olacak kadarda sağlam kalarak örtündü.
Bende o yamalıda olsa paraşütümü, ilk günkü haliyle ihtiyacı olanlara dağıtmaya gayret ettim.
Belki bir E.Gevher OKMAN olamam ama bayrağını yürütüyorum. Nur içinde yatsın..
Nur GÜDÜCÜ
Nur Güdücü
Tarih : 2010-03-19 12:33:59 | Hit: 2341 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.