Eylül üyemiz gönderdi.
Kabuğu kırılmış bir civciv kadar çaresiz,
Bakıma muhtaç dede kadar titrek ellerim,
Terk edilmiş bir çocuk kadar buruk yüreğim,
Bir bilinmeze doğru yelken açmışım gidiyorum.
Daha dün kadar yakın kulağımda ince bir ses,
'Gideceğin yere beni de götür' der nefes nefes,
Etrafım cıvıl cıvıl Ruhumu sarmış çelikten kafes,
Bir bilinmeze doğru almış başımı gidiyorum.
Ağır yük taşıyan gemi gibi ha battı ha batacak,
Yaydan çıkmış ok gibi ha çarptı ha çarpacak,
Serseri bir mayın gibi patladı patlayacak,
Bir bilinmeze doğru sürüklenip gidiyorum.
Adına sevda diyorlarmış bende ki illetin,
Yaşayanlar söylüyor; sonra anlaşılır kıymetin,
Seninle tatlıymış yediğim ekmeğim nimetim,
Bir bilinmeze doğru savruldum gidiyorum.
Bir bilsen ne de pişman oldum senden sonra,
Affına layıksam bağışla ne olur kıyma bana,
Gururum kartal kadar yüksekten uçsa da,
Bir bilinmeze doğru sürgünüm gidiyorum.
Adnan Yılmaz
Adnan Yılmaz
Tarih : 2010-05-31 20:59:10 | Hit: 2663 | Puan: 0
Copyright © 2007 - ∞ by CemveNuray.Com. Tüm hakları Cem ve Nuray'a aittir.